7 farklı komisyon tarafından alınan kararlar arasında yeşil finansman, karbon fiyatlandırması, enerji, sürdürülebilir ulaşım, bina, atık yönetimi gibi önemli konular yer aldı. Bu konular, inşaat, ulaşım, sanayi, ormancılık, enerji gibi sektörlere yönelik düzenlemeleri içeriyordu.
Bu kapsamda, İklim Şurası Kararları, Paris İklim Anlaşması ile Avrupa Birliği Uyum Stratejisi ve Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı kapsamında benimsenen yaklaşım ve ilkelerin, ulusalda da uygulamaya geçirilmesi ve mevcut mevzuatta gerekli düzenlemelerin yapılmasını tavsiye etmektedir.
Tavsiye kararları uyarınca, yeşil finansmanın teşvik edilmesi amacıyla;
- Yeşil kredi, yeşil fon, yeşil finansal kiralama gibi yeşil finansman araçları için düzenleme altyapısı 2024 yılına kadar oluşturulmalıdır. Yeşil ve sürdürülebilir yatırımların finansmanının artırılabilmesi için yeşil ve sürdürülebilir tahvil, kira sertifikası ve diğer sermaye araçları piyasalarının geliştirilmesine yönelik çalışmalar yapılmalıdır.
- Finansal kuruluşlar dâhil olmak üzere belirli büyüklükteki işletmeler için iklim, çevre, sosyal ve yönetişim konularına ilişkin finansal ve finansal olmayan bilgilere ait yüksek kaliteli, karşılaştırılabilir ve güvenilir raporlamayı sağlayacak, uluslararası standartlarla uyumlu Türkiye Sürdürülebilirlik Standartları belirlenmeli ve yayımlanmalıdır.
- Yeşile boyamanın (“Greenwashing” anlamında kullanılmaktadır. Bir işletmenin ürün ya da hizmetlerinin çevreye dost olduğu algısını yaratmak için pazarlamanın aldatıcı şekilde kullanılması) önüne geçmek amacı da dâhil olmak üzere yeşil finansman faaliyetlerine ilişkin bağımsız dış değerlendirme hizmeti veren kuruluşların lisanslanması, düzenlenmesi ve denetlenmesi için gerekli çalışmalar yapılmalıdır.
- Emisyon ticareti sisteminin oluşturulması açısından ise, alınan tavsiye kararları, Emisyon Ticaret Sistemi’nin (ETS) ülkemizde kurulması için çalışmaların hızlandırılması gerektiğinin ve hazırlanacak olan İklim Kanununda, Avrupa Birliği mevzuatı gözetilerek bu sistemin tasarlanması gerektiğinin altını çizmektedir. Bu kapsamda:
- ETS’nin uygulamaya alınmasına yönelik çalışmalar 2024 yılında tamamlanmalı ve Avrupa Birliği tarafından Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizmasının (SKDM) takvimi göz önünde bulundurularak, Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) pilot uygulaması 2024 yılında başlamalıdır.
- Sera Gazı Emisyonlarının Takibi Hakkında Yönetmelik kapsamında yer alan faaliyetler için Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) fazları kademeli olarak 5’er yıllık dönemler şeklinde uygulanmalıdır. Kademelendirmeye ilişkin hususlar ise her dönemin başlangıcından en az bir yıl önce açıklanmalıdır.
- 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi, güncel karbon fiyatları ve Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması (SKDM) gözetilerek, kurulacak Emisyon Ticaret Sistemi’nde (ETS) karbon kaçağı riski dikkate alınarak sektörlere ilişkin ekonomik, mali, sosyal ve teknik etki analizleri yapılmalıdır.
- Avrupa Birliği tarafından Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması (SKDM) göz önüne alınarak ilgili müktesebatın ülkemizdeki yansımalarına yönelik teknik çalışmalar başlatılmalı ve 2025 yılına kadar tamamlanmalıdır.
- Emisyon Ticaret Sistemi kapsamında elde edilecek ihale gelirlerinin tamamı Ulusal Katkı Beyanı gözetilerek ve yeşil kalkınma hedefi doğrultusunda düşük karbonlu ekonomiye adil geçişi de güvence altına alacak şekilde kullanılmalıdır. Bahse konu gelirlerin en az %50’si, reel sektörün yeşil dönüşümünü hedefleyen başta modernizasyon ve inovasyon odaklı faaliyetler olmak üzere sera gazı emisyonlarının azaltımına yönelik faaliyetlerinin desteklenmesine aktarılmalıdır.
- Emisyon Ticaret Sistemi kapsamında denkleştirme kullanımı için denkleştirme mevzuatı, Paris İklim Anlaşması 6. Madde, gönüllü sertifika uygulamaları, diğer ülkelerdeki ulusal denkleştirme uygulamaları ve ulusal gönüllü piyasa koşulları dikkate alınarak 2024 yılına kadar kurgulanmalıdır.
Yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı ise, tavsiye kararları arasında ele alınan diğer bir konudur. Komisyon kararı uyarınca;
- Yenilebilir enerjinin en üst düzeyde kullanımının sağlanmasına, kullanım alanlarının çeşitlendirilmesine ve daha fazla yenilenebilir enerji kapasitesinin enerji sistemine entegrasyonu için sistem esnekliğinin artırılmasına yönelik gerekli çalışmalar yapılması gereklidir.
- Bunun yanı sıra, yeşil hidrojeni önceliklendiren Hidrojen Stratejisi ve Yol Haritası 2022 yılı sonuna kadar hazırlanmalıdır.
Ulaşım sektöründe bakımından;
- Yeni nesil akıllı, entegre ve yüksek hızlı şarj teknolojileri (dinamik şarj, entegre şarj altyapısı vb.) geliştirilmeli ve enerji yoğunluğu yüksek batarya hücre teknolojileri yüksek verimli batarya üretim süreçleri ve verimli batarya yönetim sistemleri geliştirilmelidir.
- Ulusal ve uluslararası yük taşımacılığında yeşil kombine yük taşımacılığı imkânlarının ve lojistik merkezlerinin geliştirilmesi için gerekli politikalar oluşturulmalı ve karayolu yük ve yolcu taşımacılığı motorlu taşıtlarında sıfır veya düşük emisyonlu ve alternatif yakıtlı araç kullanımının yaygınlaştırılması için gerekli politikalar geliştirilmelidir. Bunların yanı sıra ulaşımda elektrifikasyon ekosistemi için politikalar ve teşvik mekanizmaları oluşturulmalıdır.
Sanayi sektöründe ise, karbon yoğun sektörler başta olmak üzere sera gazı emisyonlarının azaltılmasına yönelik yol haritaları ve destek mekanizması oluşturulmalı ve döngüsel ekonomi hedefleri çerçevesinde yeniden kullanım, atıkların yan ürün, alternatif hammadde olarak kullanılması teşvik edilmelidir. Bu kapsamda;
- Yeşil Organize Sanayi Bölgesi (OSB) ve Yeşil Endüstri Bölgesi sertifikasyon sisteminin işletmeleri içerecek şekilde uygulanmasına yönelik altyapının oluşturulması sağlanmalıdır.
- Karbon yoğun sektörler başta olmak üzere tüm sektörlerde yeşil hidrojen ve türevleri, karbon yakalama, kullanım ve depolama gibi diğer alternatif emisyon azaltım yöntemlerinin yaygınlaştırılmasına yönelik çalışmalar yapılmalı, destek mekanizması geliştirilmelidir.
Ormancılık sektöründe ise karbon tutumunun artırılmasına yönelik iyi uygulamalar desteklenmeli ve AB Sürdürülebilir Karbon Döngüsü stratejisi ile uyumlu karbon sertifikasyonu ve diğer teşvik mekanizmaları oluşturulmalıdır.
Binalarda enerji verimliliğini ve yenilenebilir enerji kullanımını arttırmak için karbon fiyatlandırma temelli, mevcut binalarda teşvik/destek mekanizmaları, yeni binalarda ise kredi/vergi desteği mekanizmaları ve gerekli finansal altyapı oluşturulmalıdır. Binaların enerji ihtiyacının sınırlandırılmasına, sınırlandırılan bu ihtiyacın yenilenebilir enerjiden karşılanmasına yönelik olarak yeşil bina/yerleşme için yeşil sertifika ve NSEB (Neredeyse Sıfır Enerjili Bina) ile ilgili mevzuat altyapısı iyileştirilmelidir.
Yukarıda bahsedilen birçok kararın yanı sıra, çevrecilik ve yerel yönetimlere ilişkin konularda da tavsiyeler verilmiş ve iklim göçü konusu komisyonlar kapsamında istişare edilmiştir.
İklim Şurası Tavsiye kararlarına ilişkin metne https://iklimsurasi.gov.tr/sayfa/sonuc-bildirgesi linkinden ulaşabilirsiniz.